İstanbul'daki Yahudi Tarihi
“İstanbul için yahudi azınlığı özel bir durum arzeder. Bunların Roma İmparatorluğu devrinde durumları kanuni bir düzene bağlanmıştı. Lakin Hristiyan’lığın imparatorlukta resmi din olarak kabulünden sonra güç bir vaziyete düştüler. Bununla beraber, İstanbul da bir yahudi tüccar kolonisi teşekkül etmişti. 647 yılında II. Kostansiyus’un tahta çıkması neticesini doğuran ihtilalden sonra yahudilerin durumu daha da zorlaşmıştı. Ağır vergiler altında ezildiler. (717-741) III. Leon, artan nüfuzlarını kırmak için yahudilere çok zulüm etti. (920-944) I. Romanos, onları İstanbul’dan kovdu ve sadece Ege adalarında oturmalarına müsaade etti. Sonra geri dönenler, Beyoğlu tarafında oturtuldular. (1204-1261) Latin İmparatorluğu devrinde yahudiler bugünkü Yerebatan Camii (Kurşunlu Mahzen) civarında yerleştiler. Daha sonra bunlardan Venedik asıllı olanların karşıya geçip Venedik mahallesinin (bugünkü Tahtakale civarı) yanında yerleşmelerine izin verildi. İstanbul kapılarında Eminönü’nde bulunan Evreyli Pili, bu yüzden Port Yudeka (sonradan Çıfıt Kapısı) diye anılmıştır.
Bu yahudiler, (1282-1328) de II. Andronikos tarafından 1319 yılında şehirden kovulmuşlar ve sonra yine kabul edilmişlerdir. İstanbul’un Türkler tarafından son muhasarası sırasında, Haliç’in her iki yakasında oturmaktaydılar. Fatih, kendilerine hiç dokunmadığı gibi, İstanbul’un yeniden iskanı sırasında Safed Yahudilerini getirtip, Hasköy’e yerleştirmiş, Yeni Camii’nin yapılışı sırasında da Eminönü’nde oturan Yahudiler, aynı semte nakil olunmuşlardır. Bunlar zamanla Balat ve Kuzguncuk taraflarına yerleşip yayılmışlardır. Engizisyon’dan kaçan İberik Yahudileri, II. Bayezid devrinden itibaren Osmanlıya kabul edilmişlerdir. Bunlar evvela Selanik’e, sonra Çanakkale, Edirne ve İzmir taraflarına yayılıp, yerli yahudiler’e karıştılar.”
|