İnsanlığın en azılı ve kudurmuş düşmanı İsrailoğullarıdır. Kan akıtmak ve masum canları katletmek genlerinde var.
Yeryüzünde nereye kazma vursanız tufan ve ilahi tokatla taşlaşmış israiloğullarının kalıntıları karşınıza çıkacaktır.
Bozgunculuk, her türlü kötülük, şeytanın dostları olarak yeryüzünü kirleten yaratıklardır.
İnkârcı ve putperest ideolojilerin imalathane sahipleri Yahudilerdir.
İnsanlığı katleden ve imha eden korkunç silahların mucitleri, tacirleri Yahudi sermaye sahipleridir.
İnsanlığın iliklerini kurutan kölecilik, insan tüccarlığı, kelepçeli düzenlerin himaye edenleri ve 8 milyar insanın tepesindeki köle saltanatının sahipleri olarak kan içiciler zümresi etiketiyle ‘Vahşi Firavunluk’ saltanatlarını sürdürmektedirler.
Demokrasi, liberal özgürlük, insan hakları günleri, halkların kardeşliği, feminizm, hümanizm, oryantalizm, etnik köken masallığını şırıngayla dimağlara zerk ederek, toplumsal bölünmelerin, kargaşanın, hizipleşmelerin esnek kapılarında çöküş yollarına gidişe teşvik mekanizmasını çalıştıran eller ‘David Çocukları’ eliyle yürütülür.
Nasranî ve Haham çocukları insan haklarını tank paletlerinin altında ezerken, çocuk katilliği unvanıyla bütün asırların ‘Elleri Satırlı Kasapları’ mazi ve haldeki durumlarını unutturmak için her türlü propaganda silahlarını kullanırlar.
Nüfus planlaması adı altında BM fonları oluşturarak ‘Kısırlaştırma Projelerini’ fukara, günde 1 dolarla aç karınlarını doyuramayan, emekleri ve ülkeleri sömürülen ülkeleri talan ederler. Gelecek nesilleri köreltirler.
Ürettikleri ilaçları denemek için az gelişmiş ülke insanlarını denek olarak kullanırlar.
Her yıl on binlerce çocuk bu deneylere kurban edilir.
Zehirlenerek.
Sakat kalarak.
Kimyasal deneyler ifa eden laboratuarlarının artıkları Afrika, Akdeniz, Karadeniz sahillerine bırakılır.
Binlerce insanı etkileyen zehirlenmeler neticesi yeni doğacak ve doğan çocuklar ‘Hilkat Garibesi’ şeklinde oluşur.
Organ ticaretinin aktörleri Yahudi doktorlardır.
Milyonlarca dolar harcayarak, kurdukları klinikler aracılığıyla Yahudilere uygun organ nakillerini sağlayan organ mafyası bu sisteme çalışır.
Kan emdikçe palazlanan, palazlandıkça önüne geleni parçalayan, doymak bilmeyen vahşi bir tiranlığın egemenliği Siyonist ablukadır.
Gamalı/Haç benzeri ‘Altı Köşeli Yıldızlarının’ her ucu bir vahşeti temsil eder.
Vahşet, soykırım, sömürü, entrika, soygun ve işgal ‘Altı Yıldızın’ uçlarında belirgindir.
Nazi İmparatorluğunun genetiksel veled-i zina mahsulleri olarak Goobells, Adolf, Himler tohumları bünyelerine virüs topluluğu olarak oturmuştur!
1948 yılına kadar dünyanın her ülkesinde dönmeler olarak ‘Sabatay Sevi Virüsü’ şeklinde gizli ve aşikâr sürüydüler.
Bulundukları topraklarda sünepe, sinsi, yatakçı, hesapçı, nefes almak için benliklerini satabilen, kişiliksiz, kamuflaj malzemeleriyle adım atarak bugünlerin zulmet saltanatına ulaşan zalimlerin portrelerini Telaviv sokaklarında ‘Vampir Dişleriyle’ görebilirsiniz.
Sürekli işgal ve soykırım yaparak ayakta durmaya çalışan ahtapotlar!
Kudüs sokaklarında yamyamları andırırlar.
Sabra ve Şatilla kamplarını tank ve ağır silahlarla bir gece karanlığında basarak, henüz dünya âlemine gözlerini yeni açan bebekleri, ağlaşan yavruları, savunmasız kadın ve yaşlı Filistinli Müslümanları acımasızca, gaddarca ‘Stalin Vampirleri’ vahşiliğiyle boğazlayan, katleden yaratıklar Yahudi Hahamlarının veled-i zina ürünleriydi.
Bu katliamcı sürünün önünde ‘Sabra Canavarı’ namıyla anılan ve şu anda yatalak/felçli Şaron vardı!
Genel kimlik sicil numaraları aynıdır.
Portreleri eşleşmiştir.
İsimlerinin Olmert,Livi,Peres olması bir değişiklik arz etmez.
Aynı besleme fabrikanın mahsulleridirler.
BM okuluna sığınan masum çocukları gözlerini kırpmadan ‘Toplu İmha’ ederler.
Hastaneye yetiştirilmeye çalışılan yaralıları ve doktorları ambulans içerisinde füze saldırısıyla öldürürler.
Halkın alış veriş yaptığı marketleri havaya uçurmaktan çekinmezler.
Tüm dünyadaki bebek katilleriyle ortak özellik taşırlar.
Orman kanununu geçerli hale getirmişlerdir.
Baş Papazları ve Hahamları fetvalarını vermiş ve yeryüzündeki tüm mazlum Müslümanların katledilmesi yönünde talimatlarını ‘Şeytan Olmert’ canilerine iletmişlerdir.
BM oturumlarında aleyhlerinde bir karar çıkması durumunda avukatları ‘Büyük Şeytan Amerika’ baronluğudur.
60 yıldır değişmeyen avukat!
Kanlı katliamları örten, BM kararlarını veto ederek cinayetlere suç ortaklığı yapan avukat ABD!
4 yılda bir seçilen(seçtirtilen) reisleri Yahudi ABD!
Seçilen tüm reislerinin yandan çarklı danışmanları Yahudi lobisinin temsilcisi ABD!
Orta/Doğu yangın kuşağının oluşmasındaki aktörler!
Yanan ülkelerdeki tüm operasyonlarda kan döken örgütlerin perde arkası patronları!
Sermaye ağırlıklı dernekleri, kurdukları vakıflara tayin ettikleri beslemeleriyle terör kuşağına destek bularak ülkelerde kargaşa fitili ateşleyen örgütlenmeler sebebiyle coğrafyamız kan gölü!
Coğrafyamız asırlardır kargaşa galerisi!
İstikrarsız, darbelerin hüküm sürdüğü, kuklaların kral yapıldığı, mezhepsel kavgalarla kardeşkanının döküldüğü, siyasal kamplaşmalarla çatlayan sosyal yapıların ekonomik krizlere sürüklenmesi akabinde ‘Küresel Sömürgecilerin Teknikerlerinin’ devreye girerek sömürülerini ve tefeci sistemlerini idame adına vahşi kapitalizmi acımasızca devreye soktukları yüzyıldayız.
20.asır sömürgeci güçlerin kan denizinde imha edildi.
İnsanlık linç edilmenin ağır darbesi altında 21.yüzyıla sürüklendi.
2009 senesinin ilk virajı İsrail katliamlarıyla baş başadır.
Tablo iğrençtir.
İşgal edilen Gazze toprakları kan içici İsrail Faşizminin tank paletleri alında eziliyor.
Camiler bombalanıyor.
Çocuklar cansız bedenleriyle babalarının feryatları arasında kara toprağa gömülüyor.
Demokrasi masalı okuyan AB ülkeleri zalimlerin yanında!
Birileri demokrasi atına binerek çok sevdiği Kopenhag kriterleriyle avunmaya devam edecek mi?
Türker Akın SAĞLIK
|